siyasette yokuz. Partimizi seviyoruz. Partiyi kendi ellerimizle büyüttük. Aktif siyaset beklentisi içerisinde değilim. Özlemiyorum. Siyaset bir hedef işi. Beklediğimiz, hedefe koyduğumuz her şeye kavuştuk.” diye konuştu.
Arınç, “Çok güzel şeyler yaptık. Bugün bir duraklama dönemine girdiysek bu bir devletin hayatında mümkün olan bir şeydir. Sorunlar artmıştır. Bu kadrolar tekrar elini uzatır doğruda birleşir…” diye konuştu.
“Kurmaylar hedefimiz vardı”
Arınç, “Çok kolay çıkılır. Siyasi irade. Siyasi irade kendisini ortaya koyacak. ‘Ben böyle istiyorum’ diyecek. Söylemlerimize, projelerimize dikkat edeceğiz. AK Parti’nin her kademesinde bulunduğum için söylüyorum. AK Parti kurulurken kurmaylar hedefimiz vardı. Bütçeyi iyi kullanmamız lazım. Kadro her şeyi düzeltir” ifadesini kullandı.
“Kaymakam olmak istiyordum”
Arınç, eğitim yıllarına ilişkin, “İçişleri Bakanlığı’ndan burs almıştım. 8 yaşında kafamda kaymakam olmak vardı. İçişleri Bakanlığı memuriyet sınavı açmıştı. Sınava girdim, memurluğa başladım. ” dedi.
Erbakan ile yolu neden ayrıldı?
Arınç, “Partilerin sürekli kapatılması hoş bir şey değil. Türkiye’nin real siyasetini bilmiyoruz. Türkiye’de iktidar olmak, iktidara gelmenin 10 yolu varsa iktidarda kalmanın da 20 yolu olmalı. Erbakan Hocamızı suçlayarak yola çıkmıyoruz. Onlar olumlu, pozitif siyaset yapıyorlar. Hocamızın kendi dünyasında kurduğu bir sitem vardı. O sistemin içerisinde kalmalıydınız. Partilerin kapatılması önemli değildi. Bunun için parti olmak zorunlu mu? Dernek de olabilirdiniz. Hocamızın çok katı, tavizsiz kuralları vardı” ifadesini kullandı.
Arınç, “TSK’nın tek görevi vardır yurt savunması. AK Parti’yi kurarken şuna söz verdik. Cesur olacağız, git denince gitmeyeceğiz. ” dedi.
AK Parti’nin kuruluşu
Arınç AK Parti’nin kuruluşuna ilişkin, “Ben bu tabloya hayranım (AK Parti kurucuları). Bu belki partinin daha sonra yaptığı toplantı. Bu fotoğraf millet tarafından benimsendi. Bu ve benzeri fotoğraflarda ‘Bir cesaret gördük, dürüstlük gördük, biz size bunun için oy verdik’. O fotoğraftaki her şey bir eksikliği tamamlıyordu. Bizim çizgimiz en az fire veren çizgidir. Bu tabloda birbirine fedakarlık yapanlar var. ” ifadesini kullandı.
Abdullah Gül’ün adaylığı tartışması
Bülent Arınç, “Abdullah Bey’e reva görülen terbiyesizlikleri affedemem. Gül’ün adaylığı konusu hataydı, önüne geçtim. Muhalif olmak demek hain olmak demek değildir. Tam bir barışma ve kucaklaşma dönemindeyiz. Bu büyük bir hata olurdu. Bunu baştan reddetmesi lazımdı. ‘Bana neticeyi bildirin’ demesi bir ihanet değildir. Bu hatadır, ama affedilir bir hataydı. Ben de çok hakaret gördüm, ama ben dik durdum, cevabını verdim. O cevap vermedi. O hep affetti. Keşke zamanında sesini yükseltseydi baştan itibaren çok daha iyi olabilirdi. Siyasetçi yanlış yapabilir.” diye konuştu.
FETÖ ile mücadele: çıbanın başı emniyetti
Arınç, “Ben iki defa Amerika’ya gittim. Gidiyordum böyle bir görüşme yapmam uygun mu dedim, gittim görüştüm. 2011’in Nisan ayı. Bir 15 Temmuz girişimiyle ilgili hiç bir işaret görmedim. Konuşmalarımızı bir TV programında kısmen söyledim. 1725’i de hissetmedim. Emniyet yapılanmasıyla ilgili olumsuzluklar kulağımıza gelmeye başladı. Ben geldim 34 ay sonra koruma müdürümüz geldi. ‘Emniyette bir laf dolaşıyor’ dedi. ‘Siz Amerika’ya gitmişsiniz, onunla konuşmuşsunuz, çok kötü bir görüşme olmuş’ dedi. Zaten çıbanın başı emniyet benim bildiğim. Ama Silahlı Kuvvetleri’nde yapılanma olduğu aklımızın ucuna bile gelmedi. Böyle bir haberi kasıtlı olarak çıkarmışlar. O ziyaretimizden memnun kaldı, bizi kapıya kadar uğurladı. Ne 1725 ne sonrası ne de 15 Temmuz’a giden süreçle ilgili milyonda bir iz görmedim. ” dedi.
Melek İpek açıklaması
Bülent Arınç, “Melek İpek, vakıf hizmeti denince bu hanımefendiye her toplantıda plaket verir. Melih Gökçek en iyi istifade edendir. Almadığı kalmamıştır, vermediği kalmamıştır. Her yerde onure edilen bir hanımefendinin bugün kendisiyle bir temasımız yok ama o günkü hayır sever davranışlarını kenara atamam. Annesi hakkında açılan bir dava var. Akın İpek de üniversite kurarken bir kaç yerde karşılaştık. Annesine de sen bunları doğurmakla suçlu musun diyeceğim. Bu kadın vakıflara çok hizmet etti. Melek İpek ile ilgili söylediklerim hanımefendiyi hayırsever bir kadın olarak tanımış olmaktansa. Oğlu FETÖ’den kaçtı annesini de içeriye atalım denir mi? Kadın kapısına gideni boş çevirmeyen kadındı 5 yıl öncesine kadar. Savcılık ona sorumluluk yüklemiyor, ben neden yükleyeyim.” ifadesini kullandı.
“Bize hakaret edenler fetö ile çok daha içli dışlıydı”
“1725’ten başlayarak benim çok dik durmadığım söyleniyor. ” ifadesini kullanan Arınç, “1725 ve sonrası 18 bin haber olmuş benim konuşmalarımla ilgili. O zaman FETÖ demedik, paralel yapılanma diyorduk. O tarihte susan insanlar var. Ben 18 bin haber yapmışım. Ben konuşma üslubu olarak belli bir çizgiyi geçmem. 15 Temmuz’dan sonra herkes hakaret kuyruğuna girdi. Benden de hakaret etmeni istediler. Ben hayatım boyunca kimseye hakaret etmedim. Bize hakaret edenler FETÖ ile çok daha içli dışlıydı. Bizim camiamızdan yeni yetmeler bize yakıştırmalar yaptı. O askerin o pilotun savunulacak bir yanı da yok.” diye konuştu.
Damadının tahliye olması
Arınç damadının tahliye olmasına ilişkin, “Damadım olmasaydı elbette yine hızlı tahliye edilirdi. Benim damadım ne suç işlemişti onun tahliyesinden bu kadar çok gocunuyorlar. Neden tutuklandı diye hesap soracaklarına neden tahliye edildi diye soruyorlar? Damadım olduğu için cezaevinde çürümesi mi gerekiyor? Adam mı öldürmüş hayır, neymiş FETÖ’ye sempati duymuş. 15 Temmuz’a giden yolda hiçbir olayın içerisinde olmadım. Birileri bizi partiden uzaklaştırmak istedi. Daha sonra bizi parti kuruculuğundan da çıkardılar. Bizi dışlamaya başladılar. Tayip Bey bu haksızlığı giderdi. Bizi tekrar kurucu olarak düşündü. Ben partimle zorunlu hallerin dışında ilişkimi kesmedim. Partim bana ne görev verirse yaparım.” dedi.
Oğlunun vekil seçilmesi
Arınç, “Bülent Arınç ismi bir markadır. Arınç ismi vekil seçilmesinde etkili olabilir” diye konuştu.
Kozmik oda olayı
Arınç, “Kozmik Oda olayında benim bir gram kusurum yok. Ben mağdurum. Beni seçmişler, benim üzerimden gitmişler. Kozmik Oda’ya girilmesinde bir dahilim yok. Onlar ne dosyaları aldılar, ne buldular ben bilmiyorum. O dosyalarda bir şey de olmayabilir, ben bilmiyorum. Bana şu oldu, bu oldu demediler. Bu kadar gülünç bir şeyi kimse yapmaz. Bana suikast yapılacak diye beyanım olmadı.” dedi.