HAKİŞ’ten 'asgari ücret' açıklaması: İşçi Temsilcileri duyguları istismar etti

HAKİŞ’ten 'asgari ücret' açıklaması: İşçi Temsilcileri duyguları istismar etti

HAKİŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, 2019 yılı için net 2 bin 20 TL olarak belirlenen asgari ücret ile ilgili yeniakit.com.tr’ye açıklamalarda bulundu. Arslan, “İşçi temsilcileri beklentiyi yüksek tutarak asgari ücretlilerin duygularını istismar edecek tavırlar sergiledi.” dedi.

 HAKİŞ’ten 'asgari ücret' açıklaması: İşçi Temsilcileri duyguları istismar etti

 İsmail Uğur  Ankara 

Milyonlarca çalışanı yakından ilgilendiren 2019 yılı için uygulanacak asgari ücret tutarıyla ilgili Hakİş Başkanı Mahmut Arslan, yeniakit.com.tr’ye açıklamalarda bulundu.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından uzlaşıyla kabul edilen net 2 bin 20 TL’lik asgari ücret tutarının mevcut ekonomik şartlarda makul kabul edilebileceğini belirten Arslan, “İşçi temsilcileri asgari ücretlilerin duygularını istismar edecek tavırlar sergilediler. Milyonlarca işçinin beklentilerini yükselttiler. Bu nedenle açıklanan rakam işçiler üzerinde bir burukluk oluşturdu” dedi.

İşçi temsilcileri beklentileri yükseltti

Hakİş Başkanı Arslan, “Her şeyden önce açıklanan rakam hayırlı olsun. Asgari Ücret Tespit Komisyonu ile işçi ve işveren temsilcilerinin uzlaşarak toplantıları tamamlamış olması çok önemli.” diyerek, şunları söyledi: “Enflasyonun üzerinde bir artış sağlanmış olması önemli. Ancak burada birkaç problem var. İşçileri temsilen komisyona katılan işçi temsilcileri maalesef, Asgari Ücret Tespit Komisyonu Toplantısı’ndan önce birkaç aydır asgari ücretle çalışanların beklentilerini yükseltecek, onların duygularını istismar edecek tavırlar sergilediler. Asgari ücretin tanımını doğru yapmadılar. Asgari ücret kayıtlı işçilerin çalışabileceği en düşük ücrettir. Bu ücret geçim ücreti değildir. Yani dört kişilik bir ailenin ihtiyacını karşılayacak biçimde belirlenmiyor. Tek kişilik bir çalışan için hesaplanıyor. Buna rağmen asgari ücret sanki geçim ücretiymiş gibi milyonlarca asgari ücretlinin duyguları ile oynuyorlar. İnsanları beklentiye sokuyorlar. Geçim ücreti dediler, yoksulluk sınırı dediler. İnsanları beklenti içine soktular. Bu açıdan bakarsanız maalesef işçi temsilcileri süreci iyi yönetemedi. İnsanların beklentilerini kullandılar. Kamuoyunda birkaç ay komedi oynandı. Sonra da aynı kişilerin yüzde sekseni rakamlardan memnun olduklarını söylediler.”

Hükümet her zaman enflasyonun üzerinde zam yaptı

Arslan, şöyle devam etti: “Ak Parti Hükümeti döneminde bütün ücretlilerin (Emekli, Memur, Kamuda çalışan işçiler, asgari ücretliler) maaşları enflasyon üzerinde rakamlarla belirlendi. Kasım ayı enflasyon rakamı yüzde 21 olarak gerçekleşti. Aralık ayı rakamlarını da önümüzdeki günlerde göreceğiz. Ak Parti Hükümeti’nin genel politikası asgari ücreti enflasyonun üzerinde arttırmak olmuştur. Geçen yılki zam oranı da enflasyonun üzerindeydi. Önceki yıllarda da hep enflasyon oranının üzerinde artış yaptılar. Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu konudaki samimi yaklaşımları ile oluşturulan bu rakamları olumlu buluyoruz. Bu rakamlar tabii ki yeterli değil. Çünkü çalışanların beklentileri çok yükseltildi. İşçi temsilcileri tarafından büyük rakamlar telaffuz edildi. Haliyle şimdi de bu yönde bir burukluk var. Ama yine de şunu söylüyoruz ki; komisyonda üç tarafın da uzlaşmış olması önemli. Sonuçta bu bir geçim ücreti değil, ülkede uygulanacak en düşük ücret. Bu noktadan baktığımızda olumlu buluyorum.”

İstismar eden işverenlerin denetimi iyi yapılmalı

İşverenlere de uyarılarda bulunan Arslan, “Asgari ücret zammına ilişkin bazı işverenler, 2 bin ve üzerinde işçi çalıştıran işletmelerin rekabet gücünü zora sokacağını söylüyorlar. Bu noktada iş verenlerin de elini taşın koyması gerekir. Bu ülkede üretiyor, ihracat yapıyor ve kazanıyorlar. İstihdam alanı oluşturan herkese teşekkür ediyoruz ancak bu istihdamı korumamız gerekiyor. Sonuçta Türkiye dünyanın 150 ülkesine ihracat yapıyor. 160 milyar dolarlık ihracatın gerçek mimarları bu işi üreten işçilerdir. Yüksek asgari ücretten dolayı işçi çıkartmak, konkordato ilan etmek ve iflas göstermek gibi taktikler içinde olan işverenlerin iyi takip edilmesi gerekir. Bu konuda ciddi bir takip yapılmalı. Yatırım yapan, istihdamı koruyan, ülkesini ve vatanını seven işverenlere de destek olunması gerekir. Bu destek zaten asgari ücrette de yapılıyor. İşverenlere vergi desteği sağlanıyor. Bugün herkes elini taşın altına koyarak işçinin hakkını korumalı.” ifadelerini kullandı.