Erdoğan ve Putin ezber bozdu
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin, uçak krizinden sonra yüz yüze dokuzuncu, son 1 yılda ise beşinci kez biraraya geldi.
Erdoğan ve Putin 24 Kasım 2015’ten sonra 9. kez bir araya geldi. İki lider 2 saat 10 dakika başbaşa görüştü. Görüşme uzayınca heyetler arası yemek iptal edildi. Ardından heyetler arası görüşmeye geçildi.
Uluslararası komplolar, iki liderin farklı diplomatik stratejileriyle aşıldı. Uçak ve büyükelçi krizlerini iyi niyet yaklaşımıyla atlatan iki ülke işbirliği kısa sürede en üst düzeye çıkarıldı.
25 Kasım 2015’te yaşanan uçak düşürme krizinin üzerinden yaklaşık 2 yıl geçti. Rusya ile ilişkileri rafa kaldıran bu komplo, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in çabalarıyal aşıldı. İki lider, basiret ve devlet aklını kullanarak iki ülke ilişkilerini derinden yaralayacak gladyonun oyunlarını bozdu.
Erdoğan ve Putin, kriz sonrası süreçleri, araya hiçbir aracı koymadan doğrudan baş başa görüşerek yönetti. Bu yöntem uluslararası diplomaside tanıdık değildi. Liderlerin karşılıklı güvene dayalı başlattıkları baş başa diplomasi önemli bir stratejik hamle olarak oyunları boşa çıkaran asıl unsur oldu.
PUTİN OYUNU GÖRDÜ
Türkiye 15 Temmuz’da FETÖ darbe girişimiyle sarsılırken, 15 Temmuz sonrası Erdoğan’ı arayan ilk liderlerden biri Putin’di. Yine Putin’in beyni olarak bilinen Rus Filozof Prof. Aleksandr Dugin’in, Türkiye’yi darbe girişiminden bir gün önce
“Orduda hareketlilik var” diye uyardığı ortaya çıktı. Suriye’de ve Irak’ta DEAŞ, Türkiye’de ise FETÖ eliyle oynanan oyunları gören Rusya, krizlere rağmen devreye girmişti. Uçak düşürme krizi, gladyonun beklediği sonucu yaratmadığı gibi bu olaydan sadece 8,5 ay sonra liderler 9 Ağustos 2016’da Rusya’nın St. Petersburg kentinde biraraya geldi.
FETÖ’nün iki ülke ilişkilerini bozmayı hedeflediğini söyleyen Erdoğan, şu net mesajı verdi: “İnanıyorum ki şimdi atacağımız ve attığımız adımlarla çok daha farklı bir sürecin içerisine gireceğiz.”
İLİŞKİLER KISA SÜREDE DÜZELDİ
İlk temasın ardından üst düzey istişare toplantıları başlatıldı. Bölgedeki kan ve gözyaşını dindirecek ve Suriye’yi çözüme yaklaştıracak planlamaların ilk adımı da bu toplantıda atıldı. Türkiye’nin Fırat Kalkanı Harekatı ile “dur” dediği terör koridoru da diplomasinin bir neticesiydi.
İki ülke ilişkilerinin düzeltilmesi kapsamında ilk olarak turizm kısıtlamaları kalktı. Rus turistler Türkiye’ye geldi. Boğazlardan silah kuşanmış geçen Rus askeri gemileri görüntüleri, Rus kadın subayların selam durduğu geçişlere evrildi.
Enerji projelerinde ortaklık adımları atıldı. Karşılıklı çıkarların korunduğu ekonomik gelişmeler art arda geldi.
S400 ADIMI İSTANBUL’DA ATILDI
2016 yılında Erdoğan ve Putin 3 Eylül’de G20 Zirvesi için bulundukları Çin’de, 10 Ekim’de İstanbul’da düzenlenen Dünya Enerji Zirvesi’nde bir araya geldiler. İstanbul’da iki liderin baş başa görüşmesinin ardından önemli bir karar dünyaya duyuruldu.
Türkiye, savunma işbirliği yapacağını açıkladı ve uzun menzilli hava savunma sistemi ihtiyacını karşılamak üzere Rusya ile görüşmeleri başlattı. NATO üyesi Türkiye, bu adımıyla tehdidi sadece doğuda aramadığını da göstermiş oluyordu.
TürkiyeRusya temaslarında önemli bir adım daha vardı. Suriye’de ateşkes için Türkiye, Rusya ve İran garantörlüğünde Astana süreci başlatılacaktı ve bu doğrultuda görüşmeler gerçekleştiriliyordu.
İKİNCİ TEHDİT KARLOV SUİKASTI
Türkiye ve Rusya, NATO’nun itirazlarına rağmen savunma işbirliğine hazırlanırken ve Suriye’de çözüm için Cenevre Müzakereleri dışında bir Astana inisiyatifi planlanırken, bu gelişmelerin hayli kızdırdığı uluslararası güçler taşeron örgüt FETÖ’yü bir kez daha devreye soktu.
Moskova’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov, 19 Aralık 2016’da suikast sonucu öldürüldü. Tetiği, bir polis memuru çekmişti. Bu da TürkiyeRusya ilişkilerini hedefleyen ve ağır sonuçları olabilecek bir planlamaydı. Arkasında FETÖ vardı. İki ülke ilişkilerine yönelen saldırılar artık çizmeyi aşmış görünüyordu. Yine devlet aklıyla bu olayın üstesinden gelindi.
Türkiye ve Rusya, ortak bir soruşturmayla asıl katillere ulaşmak üzere harekete geçtiler. Bu olay da iki ülkenin atacağı adımları liderler diplomasisini kesmeye yetmedi. Astana görüşmelerinin ilki 23 Ocak 2017’de yapıldı. Astana’nın devamı olarak aralarında İdlib’in bulunduğu “çatışmasızlık bölgeleri” sıcak işbirliğinin somut diğer örneği oldu.
Soçi’de dün gerçekleşen buluşma dördü karşılıklı olmak üzere bu yıl iki lider arasındaki 6. temas oldu. İlişkilerde gelinen yüksek düzeyi gösteren bu sıkı temas takviminin ilerleyen günlerde de sürdürülmesi bekleniyor.