Auto-Created-3
01 Mart 2019 ( 100 izlenme )
Reklamlar

AK PARTİ MİLLETVEKİLİNDEN TUHAF ÇIKIŞ !

Selçuk Özdağ'dan çarpıcı açıklamalar: Bu seçimlerin beka ile alakası yok


KAYNAK : YENİ AKİT 


Sözcü gazetesine çarpıcı açıklamalarda bulunan eski AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, 31 Mart 2019'da düzenlenecek yerel seçimlere ilişkin olarak "Ben meseleye beka diye bakmıyorum. Yani bu seçimlerin beka ile bir alakası yok" dedi. Özdağ, Gül, Babacan ve Davutoğlu'nun yeni kurulacağı iddia edilen parti için ise "İhtiyaç var ki konuşuluyor" açıklamasında bulundu. Ayrıca Özdağ, 2011'de Gülen ile yaptığı görüşmesini aktardı.
 Selçuk Özdağ'dan çarpıcı açıklamalar: Bu seçimlerin beka ile alakası yok
Eski AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk'e konuştu.

15 Temmuz 2016'da düzenlenen darbe girişimi sırasında önemli bir rol oynadığını belirten Özdağ, "Darbeyi Başbakan Yıldırım'ı arayarak, bakanları arayarak haber verdim. 15 Temmuz akşamı ‘bu darbe' diye ilk tweeti atıp insanları sokağa davet ettim. ‘Demokrasiye, seçilmiş hükümete sahip çıkacağız' dedim. Eğer tersi olsaydı ilk hesap sorulacak kişi ben olacaktım. Şoförümü çağırdım ‘bu gece birlikte ölebiliriz, benimle gelmek istemeyebilirsin' dedim, evden 500'lük iki torba mermiyi alıp çıktım" dedi.

Daha sonra aklına CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi aramak geldiğini ifade eden Özdağ, sözlerine şöyle devam etti:

"Bahçeli'ye özel kalemi üzerinden ulaştık; 'Darbeye karşıyız. Seçilmiş hükümetin yanındayız.' O kadar rahatladık ki. Çünkü ben darbe nedir biliyorum. 28 Şubat'ı yaşadım, 12 Eylül' ü yaşadım,7 sene cezaevinde kaldım. 68 gün işkencede kaldım. Hele ki böyle lokal darbe olursa onun çok acımasız olacağını düşünüyorum. Sonra Kılıdaroğlu'nu aramak geldi. Engin Altay'ı aradım. Döndü bana Genel Başkanla görüştüm. 'Darbeye karşıyız. Seçilmiş hükümetin ve Cumhurbaşkanının yanındayız' dedi. Onu da arkadaşlarıma söyledim. Sonra Kılıçdaroğlu Başbakanla görüşmek istedi. Abdülhamit Gül de buna şahittir. Özel kalemine ulaştık başbakanın. 'Başbakan yanımda yok' dedi. 'O zaman Başbakana söyle Kılıçdaroğlu'nu bir arasın' dedik."

Özdağ'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

" 'Dönüm' dedim, 'Gelmeyeceğim' dedi"
— Ben milletvekili olduktan sonra ABD'ye gittim. 2011'in sonunda dedim ki ‘Türkiye ye dönün' Gayem işte bunu Türkiye'ye davet edelim, cemaatini kontrol etsin. Bu cemaat demokrasi dışı işlere bulaşıyor, onu seziyorum. Kendisini Türkiye'ye davet ettim. ‘Hakkınızda tahkikat, takibat yok. Gelin cemaatinizi kontrol edin' dedim. Biz iyi niyetle düşünüyoruz. Adam meğerse cemaatin bu şekilde olmasını kendisi istiyormuş yani. Ondan sonra ‘gelmeyeceğim' dedi.

‘Gelirsem belaları köpürtürüm'
— Gelirsem ‘başımızdaki belaları köpürtürüm' dedi. AK Parti'yi, hükümeti kast ederek. Ben de niye belalar köpürsün ki dedim. Köpürürse hep beraber görevimiz dedim. Menderes asıldı, Demirel altı defa gitti, 7 defa geldi dedim. Özal bedel ödedi. Muhsin Yazıcıoğlu büyük bedel ödedi, Erbakan, Çiller bedel ödedi. Şimdi de Recep Tayyip Erdoğan bedel ödüyor dedim. Recep Tayyip Erdoğan da burada direniyor gelin dedim beraberce direnin birlikte Türkiye ye demokrasiyi getirin, birlikte getirin bedel ödeyelim dedim.

Gülen "3 dönem AK Parti iktidarda kalmalı" dedi
— Siz de gelin Erdoğan'ın yediği dayağa ortak olun dedim. Bunu yapalım Türkiye'yi gelecek kuşaklara özgür ve demokratik zengin bir ülke bırakalım dedim. Gelmeyeceğim dedi. Üç dönem daha parti iktidarda kalmalı dedi. Üç dönem yasağını da kaldırın dedi. Siyaset tecrübeyle yapılır dedi, niye yasak koysunlar, üç dönem yasağı diye bir şey olur mu dedi.

'Humeyni gibi gelecekti'
— İlginç, ondan sonra meğerse üç dönem sonra şöyle gelmeyi düşünüyordu herhalde. Üç dönem sonra İstanbul'a bir uçak inecek Washington'dan, Humeyni gibi gelecek herkes üç dönem sonra da yaşarsa tabi gelecek. Bu üç dönem içerisinde gayesine ulaşacak. Türkiye' ye döndüm. Partinin yetkililerine bazı bilgiler verdim, bu adam dönmek istemiyor diye söyledim. Parti yetkililerine de ‘bunlar devleti ele geçirmek istiyorlar dikkat edelim. Türkiye Olimpiyatlarını alkışlıyoruz ben de alkışlıyorum ama bunlar ağır ağır devleti ele geçirme çalışması yapıyorlar' dedim. Ama pek kaile alınmadım.

'Her okulu İHL yapmayın'
Her okulu imamhatip yapmayın, talep olmadan açılan her okul israftır. Bunun adına isterseniz İmam Hatip, ister meslek lisesi, ister fen lisesi deyin. Talep varsa açın. Manisa'da ben hem İmam Hatip açıyorum ama daha çok endüstri meslek lisesi açıyorum. Çünkü benim 1112 tane organize sanayim var. Geçmişte imam hatipleri öğrencisiz bırakmak için katsayı uygulaması neyse bugün de her yere İmam Hatip açmak doğru değil.

'CHP'yi ön plana alalım'
— Darbeden sonra ben CHP ile MHP ile AK Parti'nin birlikte hareket etmesini istiyorum. Türkiye'yi beraberce normalleştirelim. FETÖ'den PKK'dan kurtaralım. Başka iç yapılar varsa bunlarla yine beraber mücadele edelim. Özellikle CHP'yi ön planına alalım dedim. Sebebim de şuydu; CHP Sosyalist Enternasyonel üyesiydi ve o dönemde de dönem başkanıydı. CHP ile yapacağımız bir FETÖ mücadelesinin Avrupalıları daha rahat ikna edebileceğimizi düşündüm. Çünkü FETÖ'nün Amerika tarafından yönlendirildiğini biliyorum çünkü oraya gidişi belli zaten.

'Hedefi İslam devleti kurmak'
Benim tahminim şu; Fetullah Gülen kendisi bir proje. Hedefi Türkiye'yi ele geçirmek. İslam devleti kurmak. Ama Türkiye'yi yönetenler de Kasım Gülek'ten, Ecevit'e tüm siyasi parti liderlerine kadar hepsi.. Birkaç ismi tenzih ederim; Ya bu güzel işte okullar açıyor, Türkiye'nin lobileri oluyor. Gülen'i devlet gibi algılamışlar, Türkiye Cumhuriyeti için çalışan bir adam gibi algılamışlar ve devlet bunlara destek olmaya başlamış.

"MİT'i 5 katlı binadan dinlediler"
MİT'i ele geçirmeye çalışmışlar bunlar. MİT'in dışında beş katlı bir bina almışlar, Yenimahalle'de. Daha büyük bir teknolojiyle MİT'i dinlemişler bunlar. Çok önemli bir şey o. Ele geçirme çalışması yapıyorlar ama geçiremiyorlar. 7080 adamı MİT'e sokuyorlar. Bazı MİT elemanlarımızın PKK'nın eline geçmesi dedikleri de budur zaten. Sonra MİT hemen uyandı.

'1725'ten sonra uyandı'
Bunlar yola devam edelim deseler, 15 Temmuz'da darbe yapmasalar, bir 10 yıl sonra yine devleti ele geçirirlermiş. Ama 1725 Aralık'tan sonra Recep Tayyip Erdoğan uyandı. Bunlar devleti ele geçirme çalışması yapıyorlar. İktidara ortak olmak değil, iktidarı ele geçirmek istiyorlar. Sen sandıkla geleceksin bunlar senin üzerinde vesayet kuracaklar. Erdoğan bunu anlayınca bunlarla mücadele etmeye başladı. Bunlar onun üzerine darbe hazırlığı yapmak istediler. Ordu içindeki kazanımlarını kaybedeceklerini anladılar. Erdoğan burada direnmeseydi. Bana gelen askerler, MİT mensupları dediler ki; Erdoğan değil de başka bir siyasetçi olsaydı bunlar çoktan devleti ele geçirirlerdi. 15 Temmuz'da darbe gerçekleşirdi dediler. Çünkü 17/25 Aralık sonrası emniyetten ve yargıdan çok tasfiyeler olunca, 15 Temmuz akşamı bunlar çok yalnızlaştı.

'Erdoğan'ı ele geçirselerdi, darbe olurdu'
— Recep Tayyip Erdoğan'ı ele geçiremediler. O gece 2324 sularında Erdoğan'ı ele geçirselerdi yine darbe olurdu. Kesinlikle olurdu. Çünkü sokakta kimse kalmazdı. Bazı askerlerde bunlara raam olurdu yani darbeyi başarmışlar işte. İnsanlar güce karşı bir meyil gösteriyorlar maalesef. Türkiye'nin demokratikleşmesi, şeffaflaşması, özgürleşmesi lazım. Yani bu mücadelede de hukuktan ayrılmaması lazım. Türkiye de her cemaat, her dernek maliye ve hukuk tarafından denetlenmelidir. Bu çok önemlidir Türkiye'nin geleceği açısından.

'Seçimin beka ile alakası yok'
Ben meseleye beka diye bakmıyorum. Yani bu seçimlerin beka ile bir alakası yok. Beka ile alakasının olmasının sebebi şudur; eğitimde fırsat eşitliğini ve gelir dağılımında adaleti sağlarsanız, şeffaf bir demokrasi anlayışınız, liyakat ve ehliyet esasına dayalı bir devlet dairelerine giriş sisteminiz olursa beka sorununuz olmaz. Bir Kürt, alevi, Sünni bu devlet benimdir demeli. Hala beyin göçü devam ediyor. Devleti yönetenler bunu durduramıyorlarsa beka sorunumuz vardır.

'Sürprizler olabilir'
— Çok büyük sürprizler de olabilir. Çok umulmadık yerde umulmadık başarıları BBP, Saadet Partisi bazı illerde alır. AK Parti'nin çok güçlü olduğu bir yeri CHP alır, İyi Parti alır. CHP'nin bazı güçlü olduğu yerlerde Ak Parti alabilir. Hem parametre hem barometre millet. Bir yandan siyasetin ısısını ölçecek bir yandan sizler yolunuza devam edin veya etmeyin diye mesajlar verecek. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin bir noktada denemesi olacak. Ak Parti burada bir sınavdan geçecek. Geçecek mi geçemeyecek mi onu göreceğiz.

'Yeni parti ihtiyaç ki konuşuluyor'
Yeni parti söylemleri var ama Sayın Gül'den, Babacan'dan, Davutoğlu'ndan kendi ağızlarından bir şey duymadıkça hepsinin sadece rivayet olduğunu söyleyebiliriz. Ama bu çok konuşuluyor. Gül'ün Babacan başkanlığında bir parti kurduracağı. Bir de Sayın Davutoğlu'nun parti kuracağı. Bir de Babacan'la Davutoğlu'nun birlikte olduğu noktasında, üç tane görüş var. Eğer bunlar çok konuşuluyorsa ve bunu herkes konuşuyorsa bir ihtiyaca mı var da konuşuyor demektir. İhtiyaç olmasa bu konuşulur mu? Domates, nohut fiyatları, tanzim satışlar neden konuşuluyor? Bir problem var. Bunların konuşulması dolaylı olarak doğru olduğunu ortaya koyuyor bir noktada dolaylı olarak. Türkiye'de bir arayış da var. Bu arayışı birileri olgunlukla karşılamalı, herkes olgunlukla karşılamalı. FP'den sonra SPAK Parti kurulurken, MÇP'den MHP ye doğru geçerken bir ihtiyaç manzumesinin karşılığında çıktı bunlar. Cumhurbaşkanı diyor ki ‘daha önce de parti kuranlar oldu gördük sonucunu' diyor. O zamanlar bir talep yokmuş demek ki. Bir de rahatsız olmaya gerek yok.

'Hainse niye bakanlık yaptılar?'
— Bunları rencide ediyorlar, hain diyorlar. Hainse bu adamlar, niye Dışişleri bakanlığı, Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı yaptı? Yani. Siyaset yapmanın ağır olduğunu düşünüyorum. Ülkücülerin, sağın diyelim haini bitmez. Solcuların döneği bitmez. Dini cemaatlerin de kafiri bitmez. Neden? Kimse kurulu yapısını kaybetmek istemiyor. Gördüğüm kadarıyla bu kadar konuşulmanın, lehte aleyhte yazıların özellikle de aleyhte yazıların çok olması, vatandaşın konuşması bir arayış var Türkiye'de. Bu arayışın sonucu 31 Mart sonrası daha çok göreceğiz."

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

AMELİYATTAN UYANINCA SES KAYDINI DİNLEDİ! HAYATININ ŞOKUNU YAŞADI!.. Türkiye böyle ihanet görmedi Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in gelecekten verdiği haberler İBRETLİK BİR HİKAYE