Rus uzman açıkladı: ABD Türkiye'ye F35'i bu yüzden vermek zorunda kaldı
ABD Senatosu'nun, Türkiye'ye F35 savaş uçağı satışını bloke eden karar tasarısını onaylamasına rağme Türkiye'ye teslim ediliyor olmasını değerlendiren Rusya Askeri Bilimler Akademisi'nden Sergey Sudakov, ABD Senatosu'nun uçak satışını bloke etme tehdidiyle Türkiye'nin dış politikasını etkilemeye çalıştığını belirtti.
Rus uzman açıkladı: ABD Türkiye'ye F35'i bu yüzden vermek zorunda kaldı
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, NTV'ye yaptığı açıklamada yarın ABD'den, S400 satın alma kararı yüzünden tartışma konusu olan ilk F35'leri alacaklarını belirtmişti. Uçağın üretici firması Lockheed Martin de sevkiyatı gerçekleştirmeye hazır olduğunu bildirmişti.
Sputnik'e konuşan Rusya Askeri Bilimler Akademisi'nden Sergey Sudakov, ABD'nin Türkiye'nin bağımsız bir udönüşü yaptığının farkına vardığını belirterek bu konuda şu değerlendirmede bulundu:
"Öncelikle Türkiye artık güya her halükarda Türkiye'nin yardımına gelecek ve çıkarlarını koruyacak NATO'nun gücü ve kudretine inanmıyor. Türkiye'nin bu bağımsız udönüşü öncelikle Rusya'ya yönelik. S400 sistemleri, Türkiye ve 1952'de NATO'ya katılarak dahil olduğu Batı Dünyası arasındaki ilişkilerde bir çeşit dönüm noktası. Mesele şu ki günümüz Türkiye'si, Türk Akımı'nın Amerikan ‘güvenlik garantilerinden' çok daha fazlasını kazandırdığını anlıyor. Üstelik ABD'nin bu garantileri çok pahalıya mal oluyor".
'ABD BU SATIŞA DAHA BAĞIMLI'
ABD'nin Türkiye'nin duruşunu değiştiremeyeceğini dile getiren Sudakov, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Halihazırda ABD, bu teçhizat satışına Türkiye'den çok daha bağımlı. Uçak pazarı çok büyük. Örneğin Rus uçakları bazı göstergelere göre Amerikan muadillerinden üstün. Her halükarda bu büyük politik oyunda üstünlük Türkiye'nin elinde. Türkiye, NATO'da kalma veya çıkma, Rus veya Amerikan teçhizatını alma konularında karar verme fırsatına sahip. Türklerin bu konulara pragmatik yaklaşma niyetinde olduğunu düşünüyorum. Onlar, NATO'nun ‘kancasının ucunda' olmanın ve sadece Batı teçhizatını almanın doğru olmadığını ve sevkiyat kaynaklarının çeşitlendirilmesi gerektiğini anlıyor".
YENİ AKİT