"Böylesine rezil bir toplumsal olayı, kendi gözlerimle görmek istiyorum... Saçlarımı toplarım...
Başıma kasket geçiririz... Erkek gibi olurum... Kimse anlamaz..."
Konuşan 22 yaşında eski eşimdi...
Ben de ondan bir yaş büyüktüm, 23 falan...
Feministti, kadın haklarının şiddetli bir savunucusuydu...
Ve istediği genelevi kendi gözleriyle görmekti...
Oradaki kadınların erkeklerin hangi bakışları altında ezildiğini yaşamak istiyordu...
Gazeteciydi...
Ben de gazeteciydim ve onun bu isteğine nasıl "hayır" diyeceğimi bilmiyordum...
Sonunda bir erkek arkadaşıma rica ettim...
"Bizimle gelebilir miydi?.."
Biz üç erkek görünümünde iki erkek ve bir kadın, Ankara genelevinin kapısından girecektik, eski karım orayı "feminist" bir şekilde yerinde gözlemleyecek ve kısa bir süre sonra çıkacaktık...
Erkek arkadaşımdan bizimle gelmesini istememin iki nedeni vardı...
İlki, ne olur ne olmaz biri fark ederse, yanımda bir arkadaşımın olması daha güvenlikli olacaktı...
İkinici neden ise birincisine göre çok daha basitti...
Ben Ankara, İstanbul, İzmir veya Türkiye'nin herhangi bir yerindeki herhangi bir genelevin yerini tam olarak bilmiyordum...
Oraya nasıl gidileceğini, sormadan bulamazdım...
Çünkü o güne kadar hayatımda hiç geneleve gitmemiştim...
O gün ilk ve son kez bir geneleve gidip eski eşimin görmesini sağlayacaktım...
Biz o gün oraya gittik, başımıza bir olay gelmeden kısa bir süre dolaştıktan sonra çıktık...
Fakat ben, hayatım boyunca bir en fazla iki defa sonradan hayat kadını olduklarını öğrendiğim vakalar dışında hiçbir zaman hiçbir yerde "para karşılığı bir kadınla" beraber olmadım...
Her beraber olduğum kadınla aşk yaşadığımı söyleyemem...
Ama hiçbir kadınla para karşılığı beraber olmadım.