Köşeye sıkışan Suudi Bakan saçmaladı: "Öyle söyleniyor"
Cemal Kaşıkçı cinayetinden sonra çıkmaza giren Suudi yönetiminden saçma açıklamalar gelmeye devam ediyor. Amerikan CBS televizyonunda bir programa katılan Suudi Dışişleri Bakanı Cubeyr, "Ceset nerede?" sorusu üzerine "Bilmiyoruz" deyince sunucu, "Bilmiyoruz ile ne demek istiyorsunuz" diyerek tepki gösterdi. Ne diyeceğini bilemeyen Suudi Bakan "Başsavcının bunu ortaya çıkarmaya çalıştığı söyleniyor" gibi tuhaf bir cevap verdi.
ABD’de halkla ilişkiler turuna çıkan Suudi Arabistan’ın Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Adil elCubeyr, Amerikan medyası tarafından kendine iletilen Cemal Kaşıkçı cinayeti sorularına cevap bulmakta zorlanıyor. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın yakın çevresindeki isimlerden olan ama geçen aylarda yapılan kabine değişikliği ile Dışişleri Bakanlığı’ndan alınarak tenzile rütbeye uğrayan Cubeyr, Amerikan CBS kanalında yayımlanan Face the Nation adlı programa katıldı. Cubeyr program sunucusu Margaret Brennan’ın Kaşıkçı cinayetine ilişkin soruları karşısında ikna edici cevaplar veremeyerek adeta soğuk terler döktü. CBS’e çıkıp Kaçıkçı cinayetiyle Veliaht’ın hiçbir ilgisinin olmadığını, sorumlu 11 kişiyi yakaladıklarını ve Suudi yasal sürecine güvenilmesi gerektiğini söyleyen Cubeyr, “Cesedi nerede” sorusunu “Bilmiyoruz” yanıtını vermesi sunucu Brennan’ın tepkisini çekti.
Görmedim, duymadım, bilmiyorum
Cubeyr’in, “Cemal Kaşıkçı’nın cesedi nerede” sorusunu “Bilmiyoruz” diye yanıtlayınca sunucu Margaret Brennan’ın şaşkınlıkla birlikte, “Bilmiyoruz ile ne demek istiyorsunuz” tepkisini göstermesi dikkat çekti. Suudi bakanın somut cevap yerine, “Bilmiyoruz. Başsavcının bunu ortaya çıkarmaya çalıştığı söyleniyor. Türkiye’den kanıt istedik. Başsavcı kanıt sağlamaları için resmi ve yasal kanallar aracılığıyla Türkiye’den defalarca talepte bulundu. Hala ellerinde olabilecek kanıtları yollamalarını bekliyoruz” sözleriyle, konuyu Türkiye’nin üzerine yıkmaya çalışmasına sunucu bir kez daha tepki gösterdi.
Hala soruşturuyorlarmış!
Brennan’ın “Türk hükümetini mi suçluyorsunuz” çıkışı üzerine “Hayır, bu suçu işleyen katilleri suçluyorum” diyen Cubeyr, “Ama katilleri gözaltına aldığınızı söylemiştiniz” hatırlatması üzerine “Evet” dedi. “Size cesedin nerede olduğunu söyleyemiyorlar mı” diye sorulunca “Hala soruşturuyoruz. Birkaç ihtimal var. Onlara cesedi ne yaptıklarını soruyoruz. Soruşturma devam ediyor, eninde sonunda hakikati bulmamızı bekliyorum” diye konuştu.
Öldürmek için göndermemişler
Kaşıkçı cinayetine ilişkin sorular karşısında güç duruma düşen Cubeyr’in, “Ölümü çok çok büyük trajediydi, bir hataydı. Suudi hükümetinin yetkilerinin dışına çıkan yetkilileri tarafından işlendi” ifadelerini kullanması ve “Veliaht Prens’in (Muhammen bin Selman) bununla hiçbir ilgisi yok. Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesi içim emir verilmedi ve olanlar karşısında tüm ülke şoke oldu” sözleriyle dolaylı yoldan Kaşıkçı’ya ilişkin bir direktifin varlığını kabul etmesi de dikkat çekti.
Veliaht’ın kurşun sözünü pas geçti
Cubeyr’e, “New York Times, Veliaht Prens’in 2017’de başdanışmanına Suudi hükümetini eleştirmeyi kesip ülkesine geri dönmezse Cemal Kaşıkçı’ya kurşun sıkacağını söylediğini ve bu iletişimin Amerikan istihbaratı tarafından dinlendiğini haber yaptı. Veliaht Prens neden bahsediyordu?” sorusunu da yönelten Brennan yine tatminkar bir cevap alamadı. Anonim kaynaklara dayanan haberler hakkında yorum yapmayacağını, bu tür haberlerin iki üç ay sonra yalan çıktığını savunan Cubeyr, Veliaht Prens’in cinayet emrini vermediğinde, cinayetten haberi bile olmadığında, bunun hükümetin izniyle yapılmadığında ısrar etmesi dikkat çekti.
Turki elDahil’e yeni görev
Kaşıkçı cinayeti sonrası, Suudi Arabistan’a yönelik Batılı ülkelerden artan tepkilere karşı “Rusya ve Çin’e yaklaşalım” teklifini getiren El Arabiya ve El Hadath’ın eski Genel Müdürü Turki ElDahil, Kral Selman tarafından BAE büyükelçisi olarak atandığı öğrenildi. ElDahil dün Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz huzurunda yemin ederek, yeni görev yerine geçti. ElDahil Abu Dabi’de BAE Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed tarafından kabul edildi.
(Yeni Şafak)