iki kere meyve veren fidan

Senede iki kere meyve veren fidanlar
Zamanın padişahı, bir gün kıyafet değiştirip veziri ile birlikte ahalinin arasında dolaşmaya çıkar. Bu dolaşma esnasında çarşı pazar esnafı ile gelen geçenle hasbihal edip vaziyetlerini sorarlar.

Nihayet bahçesinde hurma fidanları diken bir ihtiyar görürler. Padişah, ihtiyara selam verdikten sora ona ne işle meşgul olduğunu sorar:
– Kolay gelsin, bey amca, ne yapıyorsun böyle?

– Hurma 
fidanları dikiyorum evladım.

– Peki, bu diktiğin hurma fidanları ne zaman büyür, ne zaman meyve vermeye başlar?

– Kim bilir belki onbeş , belki yirmi sene sonra yetişip meyve vermeye başlar.

– İyi de onların meyvelerini görebilecekmisin?


-Nasip, lâkin
bu yaşlı halimle pek görebileceğimi sanmam.

-Madem sana faydası olmayacak, semeresini göremiyeceksin, ne diye uğaşırsın?

– Belki göremem; ama bizden öncekilerin diktikleri ağaçların meyvelerini biz yemedik mi?. Ben de bizden sonrakilerin bunlardan istifade etmeleri için bu hurma fidanlarını dikiyoruz.


İhtiyar, çok güzel cevap vermiştir. Padişah, bu güzel cevap üzerine ihtiyara bir kese altın verir. İhtiyar, Allah’a hamd eder ve ardından bir güzel cevap daha verir:


– Bak diktiğim ağaçlar hemen meyve verdi.

Bu söz üzerine Padişah, ihtiyara bir kese altın daha verir. İhtiyar, Allah’a hamd ettikten sonra şöyle der:

-Herkesin diktiği meyve ağaçları yılda bir defa mahsul verir, benim diktiğim fidanlar, hem hemen meyve verdi hem de seneden iki defa meyve vermeye başladı bile..


Vezir bakar ki ihtiyarın dili tatlı, padişah cömert,hemen araya girer “Hünkarım, affınıza sığınarak, ihtiyarın fidanları üçüncü mahsule durmadan biz devam etsek mi
Reklamlar
18 Eylül 2019
Reklamlar

Bunları da İzleyebilirsiniz

MEĞER BAKIN SEBEBİ NEYMİŞ… İLK EŞ hayalet fotoğrafları