Gül’ün eşi Hayrünnisa Hanım’ın başörtüsüne ne oldu böyle.
Kasım 2018’de yazdığım bir yazıda, “Millet İttifakı” seçimlerden sonra iç savaş çıkarmaya çalışacak; zaten öteden beri “taşlı sopalı direnme hakkından” bahsediyorlar, dedim. Bir FETÖ’cü site (aşerdikleri iç savaşı deşifre ettiğimden olsa gerek) söz konusu yazımı tersyüz etti. O kadar ki, “Millet İttifakı” için söylediğimi “Cumhur İttifakı”na hasrettiler.
Sonra da zehirledikleri sosyolojiye bunu bi güzel yedirip, koro halinde şebeleklik yaptırdılar.Kasım 2018’de yazdım, yineliyeyim: “Kılıçdaroğlu seçim sonuçları ne olursa olsun, halkımızın iradesine saygılıyız desin, oyumu CHP’ye vereyim…” Ne desek boş; zira, işleri güçleri yalan dolan, algı faaliyeti. Bu CHP tayfası Natotürkçüler, FETÖ’ye hiçbir zaman karşı çıkmadılar. Tam
aksine, 17 25 Aralık 2013’teki “yolsuzluk susturuculu” darbe kalkışmasından MİT TIR’ları kumpasına kadar destek verdiler. Malumunuz, 15 Temmuz direnişine de “tiyatro” dediler. Dün de böyleydiler. Fetullah’ın 28 Şubat süreciyle zemin bulmasına neden oldular. FETÖ sınav sorularını çalıp emniyette, yargıda,
TSK’da yuvalanırken, bunlar FETÖ’cü emniyetçilerin tertiplediği Fadime Şahin – Müslüm Gündüz vakası üzerinden başörtüsü düşmanlığı yapıyorlardı. 28 Şubatçı medya da Fetullah’ı “İslam’ın Gülen Yüzü” diye pazarlıyordu. Hiçbir zaman değişmediler… Hayrünnisa Gül Hanımefendi’nin başörtüsüne
kafayı taktıklarının binde biri kadar FETÖ’ye kafayı takmadılar. Ne oldu peki? Saygıdeğer Hanımefendi, başörtüsünü aynı şekilde aynı vakarıyla takmaya devem etmiyor mu? Sırf eşi başörtülü diye Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı olmasına engel olmaya çalışan, “Sözde değil özde laiklik” yaygarası eşliğinde,
Anayasa Mahkemesi’ne koşan CHP, “çatı adayı” diye Sayın Gül’ün eşiğine yüz sürmedi mi? Beter olun! Salih Tuna Sabah Gazetesi