Bunların hepsi tesadüf mü zannediyorsunuz. Okuyun ve hamleleri fark edin

Bunların hepsi tesadüf mü zannediyorsunuz. Okuyun ve hamleleri fark edin

Kimi atarlı ergenler benim Brunson konusunda “tevil” yoluna gittiğimi söylüyor. Son bir haftalık yazılarımı okursanız dümdüz bir çizgide olduğumu göreceksiniz. Tabi konular arasında illiyet bağını kurabilecek yeteneğiniz varsa. 

Bir haftada dört beş kere kendisini devletten daha akıllı,daha bilgili olduğunu zanneden cahil zıpçıktılara,haddini bildirmeye çalıştım. Şimdi de aynısını söylüyorum,hangi casusu ne zaman yakalayıp,ne zaman kodese tıkacağını,ne zaman bırakacağını devlet bilir.

Bronsun 15 yıldır Türkiyede yaşıyor,1012 sene önce,78 sene önce nerede kimlerle görüşmüş devlette resimleri var. Niye o zaman yakalamadı da iki sene önce yakaldı sebebini biliyormusunuz.? Elbette bilmiyorsunuz..şimdi niye salıverildiğini de bilmiyorsunuz. O zaman iç yüzüyle ilgili hiç bir bilginiz olmayan konuda ahkam kesmek yerine,devletin sizden çok şey bildiği gerçeğini kabullenin. Dünde bunu söyledim bu günde aynını söylüyorum, anladınız mı.? – Fahri kopar

Domates pahalandı Erdoğan’a oy yok diyerek davayı domatesle takas eden şahsiyet yoksunları. Şimdi de “papazı bıraktık,karizmamız çizildi” diye yaygara yapıyor. Ulan ABD’devleti Türkiye’ye casus göndermeyi yeni mi akıl etti. 

1945’ten beri ABD’li casuslara esas duruşunu gösteriyorlardı, kendi halkını asıp kesen zorbalar. Cumhuriyet tarihinde ABD’nin işaretiyle darbe yapan casuslar,iş adamı kılığında hizmet veren casuslar,gazeteci kılığında Türkiye aleyhine faaliyet gösteren casuslardan bir tanesi bile tutuklanabildi mi.? Erdoğan gibi bir babayiğit geldi ve

ABD’nin “bizim çocuklar” dediği üniformalı darbeci casuslar, iş adamı kılıklı Kızıl Soros’lar, ABD elçilik çalışanları,papazlar, Cumhuriyet tarihinde ilk defa derdest edilip kodese tıkıldı. Devlet lüzumu halinde pazarlık konusu edip bir ikisini serbest bırakır,lüzumu halinde ,içeride tutar. Artık diğer güçlü devletlerin yaptığı gibi,Türkiye de başka ülkelerin casuslarını enseleyip pazarlık masasına oturabiliyor. Meseleye buradan bakın. – Fahri Kopar’ın yazısından alıntılanmıştır