Auto-Created-3
23 Eylül 2018 ( 962 izlenme )
Reklamlar

BİM, A101 ve ŞOK'a suç duyurusu

BİM, A101 ve ŞOK'a suç duyurusu


BİM, A101 ve ŞOK gibi büyük market zincirleri hakkında suç duyurusunda bulunuldu. İşte flaş başvurunun ayrıntıları;


Araştırmacı – yazar Kaan Turhan, büyük market zincirleri hakkında suç duyurusunda bulundu.Kaan Turhan’ın yaptığı suç duyurusunda, "BİM, A101, ŞOK vb. büyük marketlerde piyasaya arz olunan kırtasiye ürünlerinde, Sağlık Bakanlığı’nın ilgili yönetmeliğine, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın 'Bazı Tüketici Ürünlerinin Tehlikeli Kimyasal Madde İçeriğine Yönelik Piyasa Gözetimi Ve Denetimine İlişkin Tebliğ'ine ve ilgili mevzuata aykırılık taşıyarak, insan sağlığına zarar verildiği" ifadeleri kullanıldı."Genellikle çocukların ilgisini çekmek üzere ürünlerde süslenmiş, albenisi yüksek ve fiyatları açısından cazip görünen ürünler sağlık açısından ciddi riskler taşımaktadır" diye belirten Kaan Turhan, suç duyurusunda, "Bu ürünlerin standarda uygun üretilip üretilmediği, sağlığa zararlı maddeler içerip içermediği, laboratuar ortamında yapılan testlerle anlaşılabilmektedir" diye vurguladı.Yaptığı suç duyurusunda, "A101, BİM gibi büyük marketlerde satılmaktadır. Ekli belge ve numunelerde görüleceği gibi satılan kırtasiye ürünlerinde, marka, CE, TSE, EN711, EN722 gibi ibareler yer almadığı gibi üretici firma bilgileri dahi açıklayıcı bir biçimde yer almamakta; kapalı ambalaj özelliklerine uyulmamaktadır" ifadelerini kullanan Kaan Turhan, "Veliler açısından fiyat uygunluğu söz konusu olması, çocuklarımızın sağlığını görmezden gelmemize neden olamaz" diye belirtti.Kaan Turhan, söz konusu mağazalar hakkında cezai işlemler yapılmasını isterken, aynı zamanda kamu davası açılmasını ve alışveriş yapan ailelere ürünleri iade hakkının tanınmasını da istedi.İşte Araştırmacı – Yazar Kaan Turhan’ın yaptığı o suç duyurusu:"Okullarda yaşanan özellikle kırtasiye malzemeleri üzerinden ciddi bir rant söz konusudur. Bunları açıktan dile getirmediğimiz sürece, her kesimin açık ve kapalı menfaati olsa bile, ahlâklı yaşadığımız söylenemez ve eğitim öğretim yaşamının da bağımsız bir görünüm kazanamayacağı aşikârdır.Özellikle anaokulları, piyasa araştırması yapmak yerine, rüşvetin küreselleşmiş adı promosyonlara, bakmaktadır. Bu ahlâki yoksunluktan vazgeçilmesi gerekmektedir. Çocuklarımızı sömürü aracı yapmamak gerekiyor.Yardımcı ders kitapları konusunda öğretmenlerimizin tavrı yanlıştır ve yine belirli yerlerle anlaşmalı olarak, fahiş fiyatla öğrencilere satış yapılmaktadır. Bu konuda da pazar araştırması yapılmalı, en uygun fiyatla öğrenciye hizmeti vermelidir.20182019 eğitim öğretim yılının başlangıcında, çocuklarımız ve gençlerimiz için umutlu gelecek olan eğitim öğretim sürecini zehirlemeye, kâr hırsıyla niteliksiz, markasız, ucuz hammadde ürünleri pazarlamaya; çocuklarımızın sağlığı açısından kimsenin ve hiçbir şirketin hakkı yoktur. Okulların açılmasına yakın, tüm alış veriş merkezleri, marketler; kalitesiz, sağlığa zararlı, kullanışsız ve kısa sürede bozulmaya, yırtılmaya, dağılmaya müsait kırtasiye malzemelerini satışa sunmaktadır.Genellikle çocukların ilgisini çekmek üzere ürünlerde süslenmiş, albenisi yüksek ve fiyatları açısından cazip görünen ürünler sağlık açısından ciddi riskler taşımaktadır. Bu ürünlerin standarda uygun üretilip üretilmediği, sağlığa zararlı maddeler içerip içermediği, laboratuar ortamında yapılan testlerle anlaşılabilmektedir.Kırtasiye ürünlerinde, ilgili yönetmeliklerle bazı işaret ve niteliklerin olması gerektiği belirlenmiştir. Türk Standartları Enstitüsü (TSE markası) ibaresinin yer alması, ilgili ürünlerin TSE laboratuarlarında testlerinin ve muayenelerinin yapıldığını göstermektedir. CE işareti, ürünün insan, hayvan ve çevre açısından sağlıklı ve güvenli olduğunu göstermekte ve Avrupa Birliği ülkelerinde serbest ticaretinin sağlanması konusunda ürünlerde yer almaktadır. EN711 ibaresi ürünün mekanik ve fiziksel özelliklerinin standartlara uygunluğunu göstermektedir. EN712 ibaresi yanmazlık özelliğine ilişkin standartları ifade etmektedir. EN713 işareti, ağır metallerin belirlenen sınırlar dâhilinde fitalat ve BPA analizlerinin yapıldığı anlamına gelmektedir.Öğrencilerimizin temel kırtasiye, çanta, ayakkabı, üniforma gibi ihtiyaçlarının ilgili yönetmelik ve kanunlara aykırı olarak, denetimsiz bir biçimde ucuz olarak, hemen her mahallede bulunan A101, BİM gibi büyük marketlerde satılmaktadır. Ekli belge ve numunelerde görüleceği gibi satılan kırtasiye ürünlerinde, marka, CE, TSE, EN711, EN722 gibi ibareler yer almadığı gibi üretici firma bilgileri dahi açıklayıcı bir biçimde yer almamakta; kapalı ambalaj özelliklerine uyulmamaktadır. Veliler açısından fiyat uygunluğu söz konusu olması, çocuklarımızın sağlığını görmezden gelmemize neden olamaz.İlgili marketlerde satılan ürünlerin etiketlerinde yer alan tedaikçi/ithalatçı firmalara ilişkin telefon numaralarına ulaşılamaması ayrıca manidar görünmektedir.Ucuz, niteliksiz kırtasiye ürünlerinde, katkı maddesi olarak kullanılan kimyasallar insan sağlığı açısından çok ciddi sorunların oluşmasına neden olacaktır. Katkı maddesi olarak kullanılan fitalatlar, azo boyalar, ağır metaller, kırtasiye ürünlerinde kullanılan kimyasallardır.Fitalatlar plastiğin sert ve kırılgan özelliğini yumuşatmak için kullanılmaktadır. Boyaların uzun süre dayanması ve ürünlerin kokularının kısa sürede kaybolmaması için kullanılan toksik kimyasallardır. Bu kimyasallar, tükürük ve ter yoluyla vücuda geçmekte ve hormonal sisteme (üreme sistemi), endokrin sisteme ve karaciğere zarar vermektedir.Azo boya maddeyle işlem görmüş malzemelerin uzun süreli, vücutla temas etmesi hâli kanser türlerine ve karaciğer hastalıklarına yol açmaktadır.Kırtasiye araç ve gereçlerinde kullanılan; antimon, arsenik, baryum, kadminyum, nikel, krom, kurşun, civa ve selenyum gibi ağır metaller, standartların ve sınırların üzerinde kullanılması, ter ve tükürük yoluyla vücuda bulaşmaktadır. Bu durum kanser hastalıklarına, nörolojik hastalıklara neden olmaktadır.Okul gereçlerinden olan yapıştırıcılar, normal koşullarda dahi, temas, soluma sonucunda geçici duyu kayıplarına neden olabilmektedir. Yapıştırıcı grubunda (uçucu maddeler), toluen, xylol, aseton, benzen, trikloretan, perkloretilen, halojenli hidrokarbonlar: Sağlık Bakanlığı’nın 'Uçucu Maddelerin Zararlarından İnsan Sağlığının Korunması Hakkında Yönetmelik' gereğince yasaklanmasına rağmen, ürünlerde kullanılmaktadır.Yukarıda belirtilen kimyasalların bazıları, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nca 2011 yılında yayınlanan 'Bazı Tüketici Ürünlerinin Tehlikeli Kimyasal Madde İçeriğine Yönelik Piyasa Gözetimi Ve Denetimine İlişkin Tebliğ' ile sınırlandırılsa da, satılan kırtasiye ürünlerinde piyasa denetimsizliği ortadadır.Türkiye’de 350 tedarikçi, üretici ve toptancıyla 28 bin adet perakendeci firma faaliyet göstermektedir. Kırtasiye pazarında ithalat %70 oranındadır.İthal kırtasiye ürünlerinin, Türkiye Cumhuriyeti Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın laboratuar ortamında incelediği numunelerinde %50’si yukarı belirtilen kimyasallar açısından olumsuz olarak kayda geçirilmiştir.Yapmış olduğum saptamalar, kamuoyunu ilgilendirmekte, çocuklarımızın sağlığını tehdit etmekte ve toplumsal sağlığımızla ilgili olarak geleceğimizi tehlikeye sokmaktadır.HUKUKİ NEDENLER :1.   İlgili mağaza ve marketlerin, Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı’nın “Uçucu Maddelerin Zararlarından İnsan Sağlığının Korunması Hakkında Yönetmelik” uyarınca belirlenen niteliklere muhalefet edip, hiçe saymaları,2.   5898 Sayılı Kanun’un 2. Maddesinin, 5’inci bendinde yer alan, “üretilen ve kullanılan yerlerde gerekli sağlık tedbirleri alınır” hükmüne karşı hareket etmeleri,3.   Diğer ilgili mevzuat hükümleri.SONUÇ VE İSTEM:Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı;a.   İlgili mağaza ve marketler hakkında gerekli tahkikatın yapılması,b.   Piyasaya arz edilen ürünlerin gerekli laboratuar işlemlerinden geçirilip geçirilmediğinin tespitinin yapılması,c.   Yönetmeliklerle belirlenen, kimyasal maddelerin belirlenen sınırların üzerinde olup olmadığının incelenmesinin sağlanması,d.   Türkiye çapında 6550 adet şubesi bulunan BİM A.Ş. ve 6850 adet şubesi bulunan A101 isimli marketlerde satılan ve ekte görselleri ve numuneleri bulunan ürünlerin tüm Türkiye çapında piyasaya arz edildiği gözetilirse, çok ciddi bir tehdit ve tehlikeyle karşı karşıya olduğumuzdan dolayı belirtilen market ve mağazalar hakkında cezai işlemlerin yapılmasını,e.   Gerekli tahkikat sonuçlarına göre, ilgili mağaza ve marketlerden alışveriş yapan ailelere ürünleri iade hakkının tanınması,f.    Konu Türk Milleti’nin sağlığını ilgilendirdiğinden ötürü, ilgili market ve mağazalar hakkında Kamu Davası açılması konularında,Gereğini bilgilerinize saygılarımla arz ederim."

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

SON 15 YILIN EN VERİMLİSİ ... İşte Ankara'da son durum Suudi Arabistan'a kötü haber! Harekete geçtiler Keşke Erdoğan gibi davransaydın